FİRAR TÜRKÜSÜ
oturmuşum bir köşeye
bir kuş tutsak ellerimde
iki damla yaş dizimde
gözlerimse yok yerinde

kuşu gagasında bir ses
"haydi firar firar!" diye
inansam mı uyansam mı
tenim yapışmış demire

fırladım ayağa kalktım
karşımda bir demir kule
üstünde üç büyük lamba
"sakın!" diyor gözederek

yüksek kulede lamba
nöbet kulesinde memet
lamba bir dakka sönmeli
memet bir rüya görmeli

demir kule büyük lamba
yanıp sönen tuzak ışık
hazırladım her şeyimi
bu gece ben firariyim

demir kule büyük lamba
bana sahte umut verme
şaka değil bu dediğim
bu gece ben firariyim


bir dakika geç yanmazsan
kuledeki büyük lamba
nöbet kulesinde memet
başlar kurşun sağnağına

memet gözünü seveyim
çek tetikten parmağını
üşüyorsun yağan karda
ayşe'yi düşüne çağır
kanın kaynasın damarda

ıpıltılı gözlerinle
ayşe'yi düşüne çağır
uyan ki ben kuş olmuşum
tetik düşür yardım çağır

öyle hüzünlü bakman
küçük kardeşimi andırır
bir anlık bir yanılsaman
bana çok şey kazandırır

karşımda alacaduvar
içimde dost ihaneti
gölgelerden geçeceğim
akbenekli atlar gibi

otuz metredir tünelim
çıkışa vardıktan sonra
bir dakika geç yanarsan
menzili rahat geçerim

işte girdim tünelime
çıkışta beni bekleme
görürsen de sen içinden
"görmedim" de tetik çekme

kızılca parladı güneş
geceki yağmurdan sonra
işte alarma çığlıkları
işte fırtına başladı
haydi yoldaşlar camlara

Soysal EKİNCİ